“Kutu Cüceleri: Yaratıklar Aramızda” (The Boxtrolls) filmi, zenginliğe ve kokuşmuş güzel peynirlere takıntılı, Viktoryen dönemin lüks bir kasabası olan Cheesebridge’de geçen komik bir hikayeyi anlatıyor. Cheesebridge’in sevimli Arnavut kaldırımlı sokaklarının altında geceleri kanalizasyondan çıkarak kasaba halkının en değer verdiği şeyleri yani çocuklarını ve peynirlerini çalan canavarlar, Kutu Cüceleri yaşar. En azından kasaba sakinlerinin inandığı efsane budur. Gerçekte ise Kutu Cüceleri, sırtlarında geri dönüştürülmüş karton kutuları kaplumbağaların kabuklarını taşıdıkları gibi taşıyan, büyük mağaralarda yaşayan garip ve sevimli tiplerden oluşan bir yeraltı toplumudur. Kutu Cüceleri, yetim bir çocuk olan EGGS’i çocukluğundan itibaren kendi çöp karıştırıcıları ve mekanik çöp toplayıcıları olarak yetiştirmişlerdir. Kutu Cüceleri, Cheesebridge toplumuna girmek için kendilerini yok etmeye kararlı ARCHIBALD SNATCHER isimli hain bir böcek öldürücünün hedefi olduklarında, iyi kalpli afacanlar, evlatlıklarına ve maceracı zengin kız WINNIE’ye başvurmak zorunda kalırlar.